13 Ekim 2013 Pazar

Jen.

Gecesi gündüzüyle adımladık şehri
Ağlamalar ve kahkahaların
Susuşların sadeliğini
Ellerimizden düşenleri
Kırdığımız camların umursamazlığını
Yokuş yukarı mahallelerin
Sabah ayazlarının nefessizliğini
Sigaralar, vincent
Sigaralar ve yüksek promilde aklımız
Gölgeler ve düşkün'lükler
Saatleri savılmış uykular
Kıskançlıklar, volümü yüksek sesler
Yalnızlıklar, terkedişler
Boğazdan atlayan akla hizmet
Kurgusuz, içten birleşimler
Olguları öldüren normlar
Abajürün loş ışığı
Pencere önü dalışları
Gökdelenler ve müstakiller
Senlikler
Benlikler..
Sarıldığım Gölge.
Kışa yürüyorum..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 Oysa zaman hep kendi bildiği gibi işlerken, onun hangi noktasında durduğumu bilemiyorum.  Gerçekçilik o kadar hızlı akıyor ki yaşadığım tüm...