25 Eylül 2015 Cuma

Ne çok anlam yükleniyor sözcüklere aslında, aslını yaşatan manasını taşıyamayacak kadar ağırlaşıyor bazen. Ben hep tutkuyla karşıladım sözcükleri, içsel bir bağlılık de istersen, düşüncenin suretini şekillendirmiyor muyuz sözcüklerle,
Tüm bu sözcüklerin bağlı olduğu bir tutku varsa, kendimi neresine koymalıyım?
Kararsız bir sözcüğün üslupsuzluğu köprülerin halatlarını nasıl koparıyorsa, kararlı sözcüksüzlüğün bağlılığı bir o kadar sağlam olur.
Yani inanmak mühim mesele.
Ama önce o kararlılığa dokunmak lazım

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 Oysa zaman hep kendi bildiği gibi işlerken, onun hangi noktasında durduğumu bilemiyorum.  Gerçekçilik o kadar hızlı akıyor ki yaşadığım tüm...