3 Ekim 2015 Cumartesi

Görme Bozukluğu

Düşünceler, sesler, görüntüler.

kendi düzensizliğimizi yarattığımız bir döngünün içinde merkezini belirsizlik olarak adlandırdığımız
bir zaman dilimindeyiz.
benimsediğimiz her bir gün, yarın olma şansını yitiriyor.
hayal kurmanın git gide bulanıklaştığı bir suyun içinde yüzmeyi öğrenmeye çalışan
kanatlılar gibiyiz.
eksiksiz bir güzellikten asla haz almadığım kadar, korkunç bir düzenin müptelası olmuş
insanlardan da haz almıyorum.
eksikliğini bildiğim ve dokunduğum her hayata dahil olabilme olasılığım kendi eksikliklerimi
sunabilme olasılığımla dengeleniyor.

ve değişim,
dipsiz bir kuyu gibi şimdilerde. zamanı geçmiş bir düşüşün ardından atılan taşlardan
yankılanan sesler kadar kayboluyor.
hala o kuyunun başında durup ses duymaya çalışmaktansa neden başını çevirip ileriye gözlerini
açmaya cesaret edemiyor insan?

insan kör olsa, kuyunun sesiyle kendini avutur mu?




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 Oysa zaman hep kendi bildiği gibi işlerken, onun hangi noktasında durduğumu bilemiyorum.  Gerçekçilik o kadar hızlı akıyor ki yaşadığım tüm...