28 Temmuz 2015 Salı
Sanki uzun bir süre önce kaza yapıp bugüne dek uyuşturulmuş gibi hissediyorum. Çarpma an'ımda güneyde kışın tam ortasındayken uyandığımda yeldeğirmeninde yazın ortasına düşmüş gibiydim.
Mahalle değişmiş, evler değişmiş.. gözlerimi açtığımda tanıdık gelen bir sen vardın, içine dışına kadar bildiğim sen.. tüm tuhaflıklara rağmen sen. uyumadan önce sarıldığım yine sen.
eski ev gibi oda salon, ikimizi içine alan mutfak, zaman geçmiş sen güzel bir yemek bile öğrenmişsin ben yine yemek yapışına bayılıyorum. çamaşırları sen topla ben ütülerim, bilirim belirsizlik kadar bir de ütü yapmayı sevmezsin. ütü masamız bile değişmemiş tüm yatak üstü ütülü gömleklerine hayranım içten içe..
sen perdelerden koruyorsun yine beni, biz ademle havvayı kıskandırıyoruz. gözlerim gözlerine kısılıyor.
dünyanın en güzel biralarını yeldeğirmenine dönerken alıyoruz,sonrası şarkılar geceden sabaha uzanan dertlerinden çatlayacak bir gün o pencereler kadar pervazları da küllüklerin kahrını çekiyor.
her şeyi bırak da saat altı buçuktan sonra ben yine pencere kenarında yollara düşüyor gözlerim, sonra bir bakıyorum sen geliyorsun gözlerin pencerede, o zaman koşuyorum kapıya sanki hiçbir şey olmamış gibi, çocuk gibi sevinçli.
İnsanın ruhunu sarıp sarmalayan şeyler hiçbir zaman uzağımızda olmaz. nereye gitsek ya o bizim peşimizdedir ya da biz onu bilmeden bile takip ederiz.
saçlarıma ördüğüm bir adamın ne yakınında ne peşindeyim, ben yalnızca onun içinde olabilirim onun da benim içimde olduğu gibi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Oysa zaman hep kendi bildiği gibi işlerken, onun hangi noktasında durduğumu bilemiyorum. Gerçekçilik o kadar hızlı akıyor ki yaşadığım tüm...
-
Als wir zerfielen einst in Du und Ich Und unsere Betten standen Hier und Dort Ernannten wir ein unauffällig Wort Das sollte hei...
-
virginia,beni yaşatan ölüm meleğim.. birkaç gün önce cansız bedenini kapatan tabutu tanımadığım adamların toprağa bırakışını izledim. akl...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder