23 Ağustos 2015 Pazar

Haz Biçimi Olarak Kapitalizm


Erilliğin dişillik üzerinden haz bulması üzerine

Kelimelerin ilk anlamları insanların bilinç altında oluşturulmuş ve baskılanmış olan bir kavrayıştan doğar. Günümüz insanından seçmeler sunacaksak eger sabit bir aklın haz denince akla getirilen ilk çağrışımının cinsel bir doyumla bağlantılı olduğu gerçeğidir.
Oysa haz duygusu ulaşılan başarı, kazanılan ödül, yenilen yemek ve bilimum ince zevklerin doyumuna ulaşma sonucunda ortaya çıkabilir. Haz, çok yönlü hissedilebilen bir olgudur.
Doğruluğu yada yanlışlığı kişiler tarafından tartışmaya açık bu konunun vardığı noktadaki gerçekliği düşünce ayrımlarını birbirine bağlar. Ne de olsa biz insanlar bir noktaya varmak için dilediğimiz yolu kullanmakta serbestiz.
Bir motive unsuru olarak dişil kişiliğin kullanılması üzerine düşüncelerden bahsedeceğim, bunun biliç altında yatan eril kişiliğin haz duygusuyla ilgili örneğim sizi yanıltmayacak.
En basitinden bir basketbol müsabakasına gidelim, bir çoğumuz sevdiğimiz yıldızın yapacağı sayılara odaklanmışızdır, bir çoğumuz bu işe para döküp bahislere girmişizdir yada bir çoğumuz sosyal bir aktiviteye katılmak için oradayızdır. Bakın herkesin farklı amaçları doğrultusunda aldığı hazlar da farklıdır. Bu koca kitlenin farklı amaçlarına araç olan dişil kişilerimiz verilen aralarda çıkar ortaya, ponpon kızlar olarak tabir edilen belli bir fiziksel statü ve toplumun onlara yüklediği güzellik kriterinin üstünde seçilmiş bu kadınlar orada bulunan kitlenin bütününe hitap eder.
Kısa aralıklarla motivasyonun belli bir seviyede tutulma amacına araç olarak kullanılırlar. Kendilerini izletip estetik unsurlar taşıyan danslarıyla topluluğa sunulurlar.
Sakın bir performans sanatıyla karıştırılmasın bu kadınların dans aktivitesi, bale gösterisinde değilizdir çünkü danstan alınan hazzın belli bir kitleye hitap etmesiyle aynı kulvarda olmadığını ayırt edebilecek düzeydeyiz.
Kitleye hitap eden dişillikleri üzerinden hazzın aracı olurlar.
En çarpıcı örneğini yakın zamanda bir haber kanalı üzerinden eriştiğim uygulamadan da bahsetmek istiyorum ve haber başlığını alıntılıyorum :
"Çin'de Kadınlar Bilgisayar Programcılarını Motive Etmek Amacıyla Kiralandı"
Programcıların çoğunluğunun erkek çalışan üzerinden, fazla mesai saatleri içerisinde çalıştırılıyor olduğunu , sosyal hayatlarının kısıtlandığı, belki de daha karşı cinsle iletişim yollarını kuramayan bireyler olduğunu düşünürsek bu işleri daha acınası hale sokmuyor mu?
 Eril kişi, dişil kişi üzerinden biliç altına gönderilen önemsenmiş olma duygusunun ilgiyle birleşiminde kendi ben'lik eksikliğinin tatmin edici duygusunun hazzını yaşayacaktır.
Bu da daha fazla motivasyon ve sistemin sorgulayıcı yanının biraz daha manipüle edilmesiyle iş verenin rahat bir nefes almasını kolaylaştıracaktır.
Üzgünüm eriller aldığınız hazzın üstünde duyulan çok daha bir büyük haz var.
Buradaki en çarpıcı örneği de kapitalizmdir.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 Oysa zaman hep kendi bildiği gibi işlerken, onun hangi noktasında durduğumu bilemiyorum.  Gerçekçilik o kadar hızlı akıyor ki yaşadığım tüm...